Müşteriden bir gün önce randevu alınmış,
Görüşmek için Tekirdağ'a gidilir sabahın erken saatlerinde...
Müşteriye varılır ve bekletilmeye başlanırsın,
15-20 dakika geçer, kimsecikler yok.
Derken gelir iki kişi ama görüşeceğin yetkililer değil,
herhangi bir konuda yetkin olmaktan da bir hayli uzak...
Karşılaşma anındaki ilk soruyu yöneltir, "Neden geldiniz?"
"??? Randevu...Telefon görüşmesi...ıgh...???"
İstanbul'dan geldiğini hatırlatırsın...
Pişkin pişkin der ki "Aman canım sadece bizim için gelmemişsinizdir, vardır sizin ziyaret..."
Gözlerin seyirmeye, kulaklarından ve burnundan dumanlar çıkmaya başlar...
Sabrına ve tahammülüne şaşarsın...
Lütfederler, bir odaya alırlar seni dinlemek için,
Yarım kulakla dinler, ilgisizce, boş boş bakarlar,
Arada "ha biz o konuda falancayla çalışıyoruz, memnunuz, zaten çok firma var bu işi yapan, he..." derler
Görüşme biter, kös kös dönersin
...
Yukarıdaki yazı gerçek bir hikayeden esinlenilerek bile değil, direkt hikayenin kendi ve diyalogları baz alınarak hazırlanmıştır.
Şaka gibi olsa da damardan gerçektir, abartı unsurlara yer verilmemiştir.
İş hayatının trajikomik yanlarını göstermek,
bir kısım profilleri, kişilikleri yansıtmak,
ve devam edecek yazılarımda da göreceğiniz üzere MAALESEF bu vakaların yaygınlığına dikkat çekmek için yazılmıştır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder