Oklar, Hayaller

"Nereye gideceğimizi okların belirlediği bir dünyada, hiçbir yere gitmeyi gerektirmeyen hayalleri önemsemenin kime ne zararı var?" mı demişti Kürşat Başar bir romanında?
Aklıma geliverdi işte.
Ben de yazdım :)

Bir Toskana Masalı

Kış falan anlamam!
Şunun şurasında 2 ay sonra bahar geliyor!
Sonra da ver elini yaz!
ve planlar!
Bizim 3 yıl önceki hikayeyle çarpıştım az önce gmailimin tozlu dehlizlerinde bir şeyler ararken
ve dedim ki
kışın ortasında Toskana hayali kurmanın kime ne zararı olabilir ki?

Haydi buradan yakın!

İstanbul’dan Milano’ya uçulur.

POGGIBONSI
Milano’dan araba kiralanır - 4 saatlik bir yolculuk sonrası SİENA bölgesine ulaşılır.
Burada, biz POGGIBONSI köyünde Mellograni diye bir yerde kaldık, üzüm bağlarının
içerisinde, ufak bir şato gibi.

SİENA
Chianti’ye gidilir, ufak bir gezi; sonra SİENA’nın merkezine yolculuk. (2 saat) Tam
bir Ortaçağ şehri, film seti gibi! Bayılacaksınız! Surlarla çevrili bir kent.
Siena’da Palio meydanı çok hoş, biz yarışlarına denk geldik-muhteşemdi. (Yılda 2 kez
oluyor; Temmuz ve Eylül)
Duomo kilisesi var. Kilisenin tepesine çıkıp panoramik bir bakışa değer. Merdivenler
bir hayli çok sayıda, nefesler kesilebilir... J
Siena’nın içini gezerken hangi kapıdan girdiğinize dikkat edin, çünkü tam 9 girişi var
ve tüm sokaklar birbirine benzediği için kaybolmak içten değil. Tecrübe ile sabittir.
Kaybolunca doğru kapıya ulaşmak 1,5 saat sürebiliyor. “Aman hangi kapı olursa
çıkarım ne önemi var” dememli çünkü arabayı park ettiğiniz yerden uzaktaysanız vay
halinize...

COLLE V’ALD’ ELSA çok güzel.
Cafe Lido diye bir dondurmacı var, tatlıları meşhurmuş; oturup dinlenmeye
değer...
SAN GIMIGNANO müthiş... (COLLE V’ALD’ ELSA’dan araba ile 8-10 dk)
San Giovanni kapısında girin içeri...
Meydanda Bar la Cisterna’da oturmanızı tavsiye ederim...
Museo Civico gezilebilir.

MONTERIGGIONI küçük, sade, şirin.

MONTALCINO harika
Rocco kalesine gidip şarap tadım yerini de ziyaret edin...
1888’den kalma Fiaschetteria cafe’de oturmalısınız! Şarap – peynir J

MONTEPULCIANO’ya giderken yolda Bagno Vignoni’ye de uğramalısınız!!! Burada
termal havuz var...

TALAMONE, deniz ve kum...nefis bir sahil kasabası...

PORTO SANTO STEFANO, Talamone’ye 20 km mesafede, romantik bir yer...

FLORANSA, söylenecek pek bir şey yok, kelimelerle anlatmak zor tüm sanat
eserlerini görmek mümkün değil, en az 1 hafta lazım ama etkkilendiğim bir kaç yer:
Meydanda Duomo ve Battistero, Signora Meydanı

Uffuzi müzesi görülesi
B.Gallo’da oturup bir şeyler yiyin, hoş yemekler, şarap çok güzel...
Park Boboli harika!!! İçinde Pitta Malikanesi var; Medici ailesi burada yaşamış
yıllarca – ama giderken yanınıza atıştıracak/ içecek bir şeyler alın, park çok
büyük ve hiç cafe/ büfe yok (bildiğimiz parklar gibi değil, kesinlikle görülesi
detaylarla dolu – minik çiçek havuzları, heykeller, fıskiyeler, manzalaralar...)

La Spezia çok hoş bir sahil yeri. Gittiğimiz gün İtalya’nın dünya kupasını aldığı
maç vardı; bir İtalyan gibi kutlamalara katıldık!!! Anlatılmaz, yaşanır J Geceyi
şampanyayla; İtalyanların deyimiyle Ferrari ile bitirdik, o kadarını söyleyeyim.

Portovenere – buraya zaman ayırın!

Cinque Terre turu yapın tekneyle; tam 5 liman kasabasını geziyorsun, ring
sefer şeklinde, günlük tarife elinde, istediğin limanda istediğin kadar zaman
geçirebilirsin... Jburalara arabayla ulaşım yok, ya tekne ya tren; bence
TEKNE!!!

Ve final Lago di Garda’da oluyor, GARDA GÖLÜ...Rüya gibi bir yer...

İYİ TATİLLER DİLERİM!