10. Evlilik Yıldönümümüzü kutladık

20 Haziran evlenme yıldönümümüz.
bu yıl 10. yılımız Hakan'ımla.
Bir çırpıda geçiverdiğini söyleyeceğim tabii ki, öyle hızlı akmıyor mu zaman sanki...

Yıllardan 2012.
Aylardan haziran.
Yıldönümümüz bu yıl Çarşamba gününe gelmiş.

Hakan da ben de çalışıyoruz; kutlamak için çok da geniş zaman yok.

Yıllar önce, 10. yıl olduğunda gelinlik giymeyi dilemişim, planlamışım.

Nereden bileceğim 35 haftalık hamileliğime denk geleceğini :)

Hayat böyle bir şey değil mi zaten?

Biz planlarmışız, o da gülermiş...Çok gülmüştür dün gece bana...

Çarşamba iş çıkışı eve döndüm, biraz erken çıkarak; Hakan da her zamankinden erken geldi. Yakınımızdaki Big Chefs'e yemeğe gittik.
Yemeğin üstüne komşularımız Nükhet ve Atılay geldiler yanımıza.
Ben Hakkuşuma bir yüzük almak istemiştim, olmadı son dakika.
Hediye yok anlayacağın; özel bir plan da...

O bana, işyerime muhteşem bir çiçek göndermiş ama.
Rengarenk bir aranjman, geçen 10 yılın enerjisi var üzerinde, güzelliği, tazeliği, heyecanı, çocukculuğu, ilk'leri yansıtıyor...Bayıldım...Ne düşünceli kocam, hep böyle işte, hep bu kadar özel... Bu yüzden defalarca aşık oluyorsun, her baktığında ayrı bir seviyorsun...

Bir kaç hafta önce, acaba eş dost toplansak mı bizim sosyal tesiste, bir davet, bir kutlama demiş, oturmu bir liste yapmış, 100 kişiyle bitirmiştim.
Hakan ise, yorgunluk olacağını söylemiş, karnım burnumda ya, "sonra yaparız" demişti.

Meğer planlamış canımın içi.
Cumartesi akşamına...

Avi ve Dina'nın bahçesinde, mangal partisi :)
Sinoşum ve Emrah bizdelerdi, Nukhet, Atılay; Pınar, Ali; Dilek ve Cüneyt geldiler.
Masa kurulmuş, içkilerimiz var, Hakan'ım zeytinyağlı patlıcan dolması yapmış :) Maraş usulü, "ellerine sağlık kuşum!"
Dina da donatmış...
Nükicim her zamanki gibi 2 çeşit pasta yapmış, tiramisu ile mozaik pasta...
Biz bize, samimi bir akşam...
Güzel müzikler,
Gecenin ilerleyen saatlerinde Avi'nin gitarı eşliğinde söylenen şarkılar...

çoook güzeldi...

İnsanın mutluluğunu paylaşabileceği dostları olması ne güzel...

samimiyet ne hoş...

hayat bunlarla anlamlı, gerisi boş...

seni seviyorum Hakan'ım!!!

Eylemin...



HAKAN'LA 10 ÖZEL YIL...TARİFSİZ...

Bugün bizim 10. Evlilik yıldönümümüz!

HAKAN SENİ ÇOK SEVİYORUM.

Sabah işe giderken Sinoş'la bbm'leşiyorduk.
Hatırlattım bugünü, ve dedim ki "İnşallah en az benim kdar mutlu olacağın bir evlilik yaparsın..."
Canımın içi, diğer yarım, kardeşim için bunu ne kadar içten dilediğimi tahmin edersin :)
Ve arkasından da "daha fazlasını insanın yüreği kaldırmaz..." diye geçti içimden ve beni NE KADAR MUTLU ETTİĞİNİ düşündüm, hissettim, yaşadım aşkım!
O kadar doldu ki içim, gözlerimden yaşlar boşaldı!
Taştım anlayacağın!

Sen benim herşeyimsin!
Çok değerlisin!
Yazdığım her sözcük anlamını yitiriyor sana hissettiklerim karşısında!
ve bana hissttirdiklerin...

Sana mesaj atmak istemedim bugün, telefon da açmak istemedim "10. yılımız yaşasın, kutlu olsun" şeklinde...
Yetmeyecekti, yetmeyecek...

AMA ŞU ANDA YANINDA OLAMADIĞIMA GÖRE
BURAYA DÖKÜYORUM İÇİMDEKİLERİ

AKŞAM DA SANA CANIMIN İÇİ

SENİ ÇOK SEVİYORUM

10 YIL

HER GÜNÜNDEN KEYİF ALDIĞIM
BAŞINDAN SONUNA HER ANINDA BİRŞEYLER ÖĞRENDİĞİM
KENDİMİ TANIDIĞIM
SENİ TANIDIĞIM
ANLADIĞIM
HAYATIN VE VAROLMANIN GERÇEKLİĞİNE ERİŞTİĞİM
HİÇ BIRAKMAMACASINA SANA BAĞLANDIĞIM
SANA DÖNÜŞTÜĞÜM
HUZURA KAVUŞTUĞUM
GERÇEK SEVGİNİN, GÜVENMENİN, KOŞULSUZ BAĞLILIĞIN,
KARŞINDAKİNİ DÜŞÜNMENİN,
DÜŞÜNÜLMENİN,
GERÇEKTEN ÖZEL OLDUĞUNU HİSSETMENİN,
"GERÇEK OLAMAYACAK KADAR MUHTEŞEM"İN NE DEMEK OLDUĞUNU BİLMENİN

10 DOLU DOLU YILI...

SAYACAK ÇOK ŞEY
YAŞANACAK VE GÖRECEK ÇOK ŞEY VAR AŞKIM

BİL Kİ

SEN BENİM İÇİN "TEMSİL ETTİĞİN HERŞEY ADINA" İLK VE TEKSİN

İLK VE TEK

VE

MİNA'MIZ

10 YILIMIZIN ÇOK DEĞERLİ BİR TAMAMLAYICISI OLUYOR AŞKIM

İKİMİZDEN BİR PARÇA

...

SENİ SEVİYORUM (DOLU DOLU)

EŞİN, EYLEMİN...

Yaşananlar...Bir çırpıda...

İnsanın hayatındaki önemli olayları bir çırpıda sayıvermesinin en kolay yollarından biri uzun süredir, en az 5-10 senedir görüşmediği bir arkadaşına, sınırlı sürede, geçen zamanda neler yaşadığını özetleyivermesi sanırım.

ben az önce facebook'ta bunu yaparken buldum kendimi.

Şöyle oldu:

"ne kadar uzun zaman oldu görüşmeyeli!
neler yapiyorsun?

10 yil once dünya tatlisi bir adamla evlendim. 2 yil önce
KPMG'ye geçtim , business development and marketing yapiyorum. su anda hamileyim, 1 ay sonra Mina bebek geliyor :)
..."

ne diyorsunuz, geçen 10 yıl içerisindeki mihenk taşlarım için?

acaba önem sırasına göre mi yazdım?

Hakan ile ilgili kısım kesinlikle öyle, çünkü kendimi keşfetmeye başladığım, bir nevi yeniden doğduğum tarih onun hayatıma girdiği zamanlar...
böyle düşünmek hoşuma gitti, çünkü bu hesapla, şu anda tam 11 yaşında oluyorum.
Sanırım evlendiğim değil, tanıştığım anı milat almak daha doğru :)

Şimdi 11 yaş anlamsız gibi görünse de bundan 15 yıl sonra çoook anlamlı olacak bu hesaplama yöntemi, yaşımı hep Hakan'la tanıştığım yılı baz alarak vereceğim, doğum günüm Ağustos 2001 olacak :)

Bu durumda annem beni 53 yaşındayken doğurmuş oluyor.

benden 7 yaş küçük olan kardeşim ise bu hesapla tam 20 yaş büyük oluyor.

taa ki onun hayatına da, ona da benim hissettiğim gibi hissettirecek biri girene dek....

şimdi, mihenk taşlarıma gelecek olursak; sanırım bir çırpıda benim için en önemli konuları sıraladım gerçekten.

aşk

ve
bebek...

bebek 3. sırada olduğu için değil, henüz ortaya çıkmadığı, zamanlama olarak şu anda içerisinde olduğum döneme denk geldiği için bu şekilde...

ama muhtemelen o doğduktan sonra uzun süre görüşmediğim bir arkadaşıma hayatımda neler olup bittiğini sayacak olursam, daha duygusal bir sıralamam olacak :)

göreceğiz...


Arkadaşlıklar...

İnsanın değer verdiği, gerçekten önemsediği, darda kaldı mı yanına koşacaklarını, kötü bir şeyler olduğunda onun için endişeleneceklerini , mutluluğunu paylaştığında gerçekten içten sevineceklerini bildiği arkadaşlarının olması ne güzel!

Onu güzel gördüklerinde gerçekten güzel olduğunu, yorgun gördüklerinde yorgun olduğunu, bakımsız gördüklerinde "kendini toparlaması gerektiğini" hatırlatan samimi arkadaşlardan bahsediyorum.

Sanırım bu şekilde hissetmek için insanın belli bir olgunluğa erişmesi gerekiyor. Bir yandan da çevresindeki insanları değerlendirip bazılarının kıymetini gerçekten bilebilmesi için...Tabii ki yılların geçmesi gerekiyor belirli şeyleri deneyimleyebilmek için ve yıllar içerisinde görüyor insan kimin gerçek, kimin gerçek-imsi olduğunu...

Dün gece SETrio buluşmamızı yaptık bizim malum kızlarla. Yıllardır hep buluşuruz, hep konuşuruz, uzak olsak mailleşiriz, kimselere açmadığımız konularımızı tartışırız; başka kimselere bahsetmeyiz paylaştıklarımızdan, biliriz ki konuşulanlar hep aramızda kalır...

Ağlayarak ararım bazen, homurdanarak acilen giderim yanlarına başıma bir şey geldiğinde, moralim bozulduğunda, sabırsız ben bir konuyu hemen çözmem gerektiğinde; her zaman ama istisnasız her seferinde bana iki çift laf edecek, beni sakinleştirecek, yatıştıracak zamanı yaratırlar. Ben de onlar için aynını hissederim, aynı özeni gösteririm, elimden geleni yapmaya çalışırım darda olduklarında, bir omuz aradıklarında...Birbirimizden beklentilerimiz yoktur, çıkarlarımız da söz konusu değildir, tamamen kendimizizdir birlikteyken, doğal halimizle, içimizden gerçekten geldiği şekilde konuşur, dertleşir, güleriz...

Bir de teke tek görüştüğüm bir kaç arkadaşım var, tam anlamıyla bu hisleri yaşadığım. Koşulsuz şartsız, beni yargılamadan eleştirmeden, anlayarak, dinleyerek ve içten severek yanımda olan. Yetiyor...

Hayatın anlamı bunlardan oluşuyor sanırım, duygusal tatmin buralardan geliyor, insanın içini dolduruyor, tamamlıyor...

Seviyorum bu hallerimizi, özel ve çok farklı olduğunu biliyorum. 

teşekkür ederim canlarım...

seviyorum sizi...kalpten...

Eylem