96'dan bugüne KEYİFLE...

Bugün uzun zamandan beri görmediğim bir arkadaşımla, Burcu'yla karşılaştım Cevahir Alışveriş Merkezi'nde.

Planlamadan gitmiş, ama girdikten sonra da bir mağazayı özellikle aramıştım.
Hatta bulmak için bir kaç kez bir aşağı bir yukarı inip çıktım katlar arasında çünkü sağolalım biz Türkler bir yer sorulunca bilsek de bilmesek de verecek bir cevabımız olur, ama doğru ama yanlış...

Mağazaya girdiğim anda da Burcu tam karşımdaydı!

Ne tesadüf!

Bu yüzden belirttim önceki detayları...Herşey tam zamanında oldu :)

Onunla lisede aynı sıraları paylaşmış, üniversitede de beraber okumuş, sonrasında ise, yani mezun olduğumuz 1996 yılından bugüne, facebook haricinde hiç karşılaşmamıştık.

Bir yerde oturup sohbet ettik, 1 saat kadar.

Hayatımın o günden bugüne kadar geçen vurucu ayrıntılarını paylaşmaya yetti bu zaman.

Aynı şekilde onu da dinlemeye tabii ki...

Ve ne düşündüm biliyor musun, bir gün, aradan 14 yıl değil de 44 yıl geçmiş olacak.

Ve o gün, geçen onca yılda yaşananları keyifle anlatmak için, önümdeki 30 yıl boyunca GERÇEKTEN KEYİFLİ ŞEYLER yapmalıyım!!!

Sana da öneriyorum, denesene şöyle bir geriye bakıp bugüne kadar geçenleri anlatmayı ya da yazmayı.

İnan ki, zaman uzun da olsa, yaşananlar tekrar eder nitelikte ise anlatacak pek fazla şeyin olamaz.

Hz. Muhammed'in çok sevdiğim - ve bildiğim tek sözü olduğunu da itiraf ediyorum - bir sözü "cuk" oturuyor buraya: "Eğer iki günüm de aynı geçmişse, birini kayıp sayarım"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder