Minama kolayca kavuştum

Doğum denen şey var ya, daha doğrusu normal doğum denen şey, meğer hiç de öyle abartıldığı gibi zor falan değilmiş!

Ben zaten hiç öyle olduğunu düşünmedim nedense;
yani genelde herşeyin kötü tarafını düşünen ve hemen her konuda "olumsuz" yorumlardan daha çok etkilenen biri olmama rağmen doğum konusunda kafam hep çok rahat oldu.
Daha doğrusu, işin fiilen doğurma kısmını son ana kadar hiç ama hiç düşünmedim.
Aslında bu da bir işe başlarken, pek de sonuna konsantre olan tipte ya da sonunu da planlayacak kadar sabırlı tarzda bir insan olmamamdan kaynaklanıyor herhalde. Bu vakada, benim için herşeyi kolaylaştıran faktör oldu galiba.

Doğum sancılarm başladığında saat gece 11:30'du. Tabi ben o sırada bunun doğum sancısı olup olmadığından emin değildim.
Bir hafta önceki doktor muayenesinde sevgili doktorum Cengiz Bey ile aramızdaki dialog şöyle geçmişti:

- Zeyno gel takvime bakalım, kendine bir gün seç.
- Nedenmiş, ben normal doğum yapacağım.
- Tamam da, zamanın geldi, haftaya bebeği almamız gerek.
- Nasıl yani?
- Bir gün seçeceğiz sen geleceksin yatacaksın, sonra seni doğurtacağız.
- Hmmm, suni sancı gibi birşeyler mi yapacaksınız?
- Yahu yapacağız işte birşeyler, sen  o kısmını bize bırak.
- Peki bebek kendiliğinden de gelebilir öyle değil mi?
- Evet, yola girmiş...
- Cengiz Bey bir arkadaşım doğum için Amerika'ya gitmişti, zamanı geldiği halde bebek hala doğmaya niyetli değilmiş, doktoru da ona "çık tempolu yürü, her zamanki tempondan daha yüksek bir tempoda, sonra da eve git ve ya soğuk ya da sıcak duş al" demiş, doğumu hızlandırmak için, ne dersiniz? Olur böyle şey?
- Walla ben hiç duymadım, istersen dene.


İtiraz etmediğine göre bir sıkıntı yok diye düşündüm, ve o günden itibaren yürüyüş hızımı artırdım, süremi de.
Ama duş kısmını abartmadım, bebişe o kadar da şok etkisi yaratmayayım diye geçti aklımdan.
Bir yandan da ona sinyal gönderiyordum, "bak uzun süre ayakta kalıyorum, sen iyice aşağı in bakalım, gel artık yanımıza..."

Bizimki sözümü dinledi ve tam da gelmesi gereken günde 9 ay 10. günde sancılarla kendini gösterdi...

Hamileliğim boyunca canım spesifik birşey çekmemişti. O gece ruffles istedim. Oldum olası sevmişimdir patates cipsini. Yedim afiyetle.

Sancılarım başlayınca, Hakan da açtı laptopını ve önceden indiridiği bir programdan başladı takibe.

devamı sonra...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder